1. Genel Olarak

Destekten yoksun kalma tazminatı TBK 53. Maddesinde düzenlenmiştir. Bu hükme göre ölenin desteğinden yoksun kalan kişiler uğramış oldukları zararı, tazminat sorumlusundan talep edebilmektedir. Maddenin daha iyi anlaşılması için öncelikle destek kavramının açıklanması gerekmektedir.

Hukuki anlamda destek; bir veya birden fazla kişinin ihtiyaçlarının tamamını ya da bir kısmını sağlayan ve ölmeseydi ileride sağlayacak olan kişidir. Türk Hukukunda kişinin destek sayılabilmesi için fiili yardımının düzenli ve devamlı olması ve bu yardımın ileride de kuvvetle muhtemel devam edecek olması gerekir. Destekte esas olan devamlılık ve düzenliliktir.

Türk Hukukunda destek kavramı iki şekilde ortaya çıkmaktadır. Bunlardan ilki gerçek destektir. Gerçek destek; ölüm anında veya ölüm anına kadar bir kimseye düzenli ve devamlı bakan kişidir. Desteğin bir diğer görünüşü ise farazi destektir. Farazi destek, ölüm anına kadar yardımda bulunmamakla birlikte, ileride bakım gücüne kavuşarak düzenli ve devamlı olarak yardımda bulunacak kişidir.

2.Destekten Yoksun Kalma Tazminatının Şartları

-Hukuka Aykırı Bir Fiil Bulunmalıdır; Ölüm olayı tazminat sorumlusunun hukuka aykırı bir fiili sonucu ortaya çıkmış olmalıdır. Belirtmek gerekir ki; TBK m.49/2’de zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa dahi, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren kişinin de bu zararı gidermekle yükümlü olduğu belirtilmiştir.

-Zarar bulunmalıdır; Fiilin hukuka aykırılığından bahsedilebilmesi için mutlaka bir zarar meydana gelmiş olmalıdır. Bu zarar hem maddi hem de manevi şekilde ortaya çıkabilmektedir.

TBK m. 56 – “Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.

Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.”

-Uygun İlliyet Bağı Bulunmalıdır,

-Kusur Bulunmalıdır,

-Destek Olan Kişi Ölmelidir,

-Desteklik İlişkisi Bulunmalıdır;

-Destekle Bakım Gücünün Bulunması ve Destekten Yoksun Kalanın Bakım İhtiyacının Bulunması; Bakma ihtiyacı içinde olmak yoksulluk anlamına gelmez. Yargıtay’ın yerleşik içtihadına göre destek görenin yaşam seviyesi, ölenin hayattayken sağladığı yaşam seviyesinin altına düşmesi halinde tazminat açısından bakım ihtiyacı koşulu sağlanmış kabul edilir.

3. Madde Kapsamı

Kapsam TBK 53. Maddede belirtilmiştir;

– “Ölüm hâlinde uğranılan zararlar özellikle şunlardır:

  1. Cenaze giderleri.
  2. Ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar.
  3. Ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar.Bu kapsam oldukça detaylandırılabilecek ve çokça talebe söz konusu olabilecektir.
  4. Destekten Yoksun Kalma Tazminatının Şartları ve Destek Talep Edebilecek Kişiler
  • (Eşin ölümü nedeniyle onun desteğinden yoksun kalan diğer eş evliliklerini resmi kayıtla belgeleyerek destek ilişkisini kanıtlamış olur. Eşlerden ölenin kadın olması durumunda; kadının desteği maddi yardım şeklinde olabileceği gibi hizmet şeklinde de olabilir. Yargıtay’ın nikâhı bulunmamasına karşın birlikte yaşayan eşler hakkında da destekten yoksun kalma tazminatına karar verdiği durumlar mevcuttur.)
  • Nişanlılar
  • Çocuk – Evlatlık
  • Anne – Baba
  • Kardeşler
  • Özel durumlarda torunlar
  • 4.Destekten Yoksun Kalma Tazminatında Zararın İspatı

TBK m. 50’ye göre zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat etme yükü altındadır. Ayrıca destekten yoksun kalma tazminatının genel ve özel şartları da ispat edilmelidir. Destek gören kişi sadece kusursuz sorumlulukta kusur unsurunu ispatlamak zorunda değildir.

Uğranılan zararın miktarı tam olarak tespit edilemiyorsa, TBK m. 50/2’ye göre hâkim olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararı hakkaniyete uygun olarak belirler. Hâkimin takdir yetkisini kullanması sadece zararın tam olarak ispat edilemediği durumlarda sınırlıdır. Hayatın olağan akışı ve tecrübeler göz önünde tutularak zarar miktarı tayin edilmeye çalışılır.

Zarar miktarının ispatı tam olarak sağlanamıyor olsa bile destek görenin bakım ihtiyacı desteğin sahip olduğu bakım gücü muhtemel yaşama süresi gibi hususlar ispat edilmelidir. İlgili hususlar hâkime kanaat getirmesi konusunda yardımcı olur.

5.Destekten Yoksun Kalma Tazminatı İçin Görevli ve Yetkili Mahkeme

Ölüm ve bedensel zararlar nedeniyle açılacak maddi ve manevi tazminat davaları için “Asliye Hukuk Mahkemesi” görevlidir. Görevli mahkeme ise davalının davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. Davalının birden fazla olması halinde bunlardan birinin yerleşim yerinde açılabilir.

6. Destekten Yoksun Kalma Tazminatı İçin Zamanaşımı

Söz konusu istemde zamanaşımı süresi zararın ve tazminat yükümlüsünün öğrenilmesinden itibaren 2 yıl olarak karşımıza çıkmaktadır.

Haksız fiillerde zarar her zaman olay anında ortaya çıkmaz. Haksız fiilin sebebiyet verdiği bir hastalık dolayısıyla olaydan daha sonrasında da ölüm gerçekleşebilir yahut başka bir durum oluşabilir. Bu durumlarda tazminat nedeniyle zamanaşımı süresinin başlangıcı ölüm tarihidir. Her halde 10 yıllık zamanaşımı vardır.

Söz konusu fiil aynı zamanda suç teşkil ediyorsa suç için belirlenen ceza zamanaşımı süresi içinde tazminat davası açılabilir.

7. Yargıtay Kararları

– “Destek kavramının yalnızca parasal katkı şeklinde anlaşılması gerekmez. Yaşlılık veya hastalıkta ya da ihtiyaç duyulan diğer durumlarda yapılan ev işleri, bakım gibi hizmet ve yardımlar da destek kavramı içerisinde sayılır. 79 Yaşında ölen destek olay tarihinde gelir getiren bir işte çalışmasa bile, eşine vereceği desteğin asgari ücret üzerinden hesaplanması gerekir”. 4. HD 17.04.2008 E.2007/8981-K.2008/5368

-“Ana ve babanın parasal durumları iyi bile olsa, ileride bir gün yardıma muhtaç olmayacaklarını önceden kestirmek olanaksız bulunmasına göre, ana ve baba için ölen çocukları bakımından destekten yoksun kalma tazminatına karar vermek gerekir.” 19 HD. 22.12.1995, E.7680 – K.11614

-“Anne ve babanın varlıklı olmaları çocukların desteğine ihtiyaç duymadıkları veya ileride duymayacakları sonucunu da doğurmaz. Destek mutlaka para veya maddi katkı şeklinde olmayabilir. Çeşitli hizmet ve yardımlarla da olabilir.” 4.HD. 01.04.2003 E.2002/13497

-“Davacıların trafik kazasında ölen oğullarının üniversite son sınıf öğrencisi olmasına göre, Mimarlık Fakültesini bitirdikten sonra alacağı ücret üzerinden destek tazminatı hesaplanmak gerekir.” 4.HD. 12.06.2002, 1966-6276

 

Her hakkı saklıdır. Bu yazı içeriğinde yer alan bilgiler, eteysehukuk.com a atıf yapılmaksızın kullanılamaz. Atıf yapmadan, kısmen veya tamamen alıntı yapılması halinde ilgililer hakkında hukuki ve cezai yollara müracaat edilecektir.